Mescid-i Aksa yanıyor..!

Mescidi Aksa‘nın minarelerinden sesler yükseliyor:

Mescidi Aksa‘nın şerefi ayaklar altında!!! Selahattin Eyyubi’ler nerede?

Aklım erdi ereli bu zülüm hep var. Özellikle Ramazan ayında daha da artan her bayram önü alevlenen bir insanlık katliamı. Terörist ve katil İsrail bu saldırılarla nabız yokluyor verilen tepkiye göre şiddetleniyor veya geri adım atar gibi görünüyor. Niyetleri Süleyman mabedini kurmak. Bütün müslümanların Harim-i İsmeti Mescid-i Aksa’mızda her türlü teçhizata sahip askerlerin önünde elinde taş olan küçücük çocuklar. Gözlerinde kurşun gibi bakışlar, çehreleri mütebessim. Onlar ki hukuk tanımadan pervasızca tüm müslümanların ve dünya insanlarının gözü önünde Filistin halkının evlerini, topraklarını 1946’dan beri çocuk yaşlı demeden katliam yaparak mabetlerine  saldırıyorlar. Uygulanan bu İsrail politikası işkence ve zülüm Doğu Kudüs’teki Müslüman nüfus yapısını değiştirmektedir Müslüman nüfus üçte bir oranına düşmüş durumdadır. Şu an Şeyh Cerrah mahallesi müslüman kalan tek bölgedir. Kudüs’e tek yol,son kale ....eğer orası da işgal edilirse Mescidi Aksa’ya giden bütün yollar Yahudi yerleşmeciler tarafından gasp edilmiş olacak.
Filistin’deki bu insanlık suçu Filistin halkının meselesi değil tüm müslümanların ve tüm insanlığın meselesidir.Siyonizmin asırlardır Kutsal topraklar vadi ile tüm dünyayı açtığı bir savaştır. Evet bu bir savaş, bir katliam, bir soykırım, bize unutturulan hak ve batıl savaşıdır. Fakat onlar bu savaşta küçük bir çocuğun elindeki taşla ölmekten de çok korkarlar, korkaktırlar. Onların inanışına göre taşla ölmek doğrudan cehenneme gitmek demektir. Onlar bu zulümlerine devam ettikçe Filistin hız kaybetmedi, imanını kaybetmedi, davaları  büyük ve hak. Zülüm ile abad  olunmadığı gibi hak dava sahibi de hiçbir zaman zelil olmaz.
Şeyh Cerrah mahallesinden “Türkiye “seslenişleri yükseliyor. Unutmayın her şey aslına rücu eder Türkiye geçmişte olduğu gibi bugünde Ortadoğunun siğortası, emniyeti ve mihenk taşıdır. Geçmişle, din bağı ile en önemli yönetimi haktan yana olan bir ülkedir. Azerbaycan‘da Doğu Türkistan’da, Ayasofya kararında olduğu gibi dünya mazlumlarına umudun kaynağıdır.

Artık kınamaktan daha öte bir şeyler yapmalıyız. Bu akan Müslüman kanını durdurmak için hepimiz elimizden ne geliyorsa “ben ne yapabilirim “diye kafa yormalıyız.İsmet Özel ne demişti :”Alışmakla cezalandırma bizi Ya Rabbi..”
Öldürülen bunca çocuğa ,gence ,yaşlıya ,insana alışmayacağız !Sistematik olarak ilerleyen bu sisteme alışmayacağız !
Hep olduğu gibi kınayıp oturmayacağız !
Ancak böyle bu akan kanı durdurabiliriz .
Onlar istedikleri kadar durmadan Gargat ağacı diksinler. Her ağaç ve taş “Ey Müslüm !Ey Allahın kulu arkamda bir Yahudi var “diye haber verecek.
Dualarımız Filistin’deki Müslüman kardeşlerimizle .Pandemi nedeniyle yollar kapalı ,bizlerin eli kolu bağlı olabilir ama  bu zulmü duyurabiliriz .Yaptığımız her paylaşım ,her twit ,her video onlara fırlattığımız bir taş olacaktır biiznillah.
Allah (cc) tüm peygamberleri topladığı ve miracın basamağı olarak Habib’ine imamlık yaptırdığı, müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksayı elimizle dilimizle kalemimizle duamızla gözyaşımızla korumayı ve bu uğurda mücadele etmeyi bizlere nasip eylesin. Öz vatanlarında garip kalan bütün Müslümanlara kurtuluş nasip eylesin.
Mazlum müslümanların sesi, soluğu, nefesi olarak bu uğurda hiç bir şeyden korkmayan bir bacınız olarak hepinizi Filistin davası olarak bilinen ama aslında dinimize karşı yapılan bu vahşi katliama karşı tek yürek, tek vucut, tek nefes olmaya davet ediyorum. Ben işte bunun için varım diyebilmeliyiz.