Sulakyurt halkı afetler konusunda bilgilendirildi

Vatandaşlar, ülkemizde sıkça görülen afetlere yönelik olarak, afet öncesi, afet sırası ve sonrasında yapılması gerekenlerle ilgili ilçe halkı bilgilendirildi.

Kırıkkale'nin Sulakyurt ilçesinde "Afet Bilinci Eğitimi" kapsamında başta deprem olmak üzere ülkemizde sıkça görülen afetlere yönelik olarak, afet öncesi, afet sırası ve sonrasında yapılması gerekenlerle ilgili ilçe halkı bilgilendirildi.
Sulakyurt Şehit Köksal Kaşaltı İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Melih Ayata ve Sulakyurt Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Özgür Yöndem tarafından, toplumda afet konusunda farkındalığın oluşmasına yönelik olarak ilçedeki semt pazarı, çarşı esnafı ile cami cemaati ve ilçedeki diğer vatandaşlara afet konusunda bilgilendirmelerde bulunarak Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı tarafından gönderilen el broşürleri dağıtıldı.
İlçedeki vatandaşların yoğunlukla bulunduğu noktalar olan Şeyh Şami Cami ve Külliyesi avlusu, semt pazarları, ilçe meydanı ve ilçenin sembol noktalarında afetle ilgili stantlarda da açılarak her bir vatandaş afet konusunda detaylıca bilgilendirildi.
2021 yılının "Afet Eğitim Yılı" olduğunu hatırlatan Sulakyurt Şehit Köksal Kaşaltı İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Melih Ayata yaptığı açıklamada her bireyin afet konusunda bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi.
Afet konusunda okullarda ve ilçe halkına yönelik yapılan eğitim ve bilgilendirme etkinlikleri sayesinde afet riskini azaltma ve önlem alma konusunda davranış değişikliği oluşturmaya çalıştıklarını hatırlatan Ayata, "Afet Eğitim Yılı kapsamında bizler de ilçe genelinde halkımızı afet konusunda bilgilendirdik. Eğitimlerimizi ilçe merkezinde bulunana halkımızın yanı sıra köylerden gelen vatandaşlarımızı da konu hakkında bilgilendirerek kendilerine el broşürleri verdik. Bu sayede bir farkındalık oluşturmaya çalıştık." dedi.
Ülkemizde meydana gelen çeşitli afetler konusunda da bilgiler veren Ayata, şunları söyledi:
"Afetler konusunda bireysel ve toplumsal olarak yapılması gereken önlemler sayesinde can kayıpları ve sakatlanmaların önüne geçmek mümkün. Özellikle büyük yerleşim yerlerinde oluşabilecek deprem, yangın, sel ve toprak kayması gibi doğa olaylarının etkileri, önlem alınmadığı takdirde, sadece etkilediği alanı değil, sosyo-ekonomik açıdan çok daha geniş bir bölgeyi ve hatta tüm ülkeyi etkileyebilmektedir. Ancak deprem, fırtına, yanardağ patlaması gibi doğa olayları her zaman afet olarak tanımlanamaz. Doğa olayları can kayıplarının, yaralanmaların ve ekonomik kayıpların çok yüksek olması nedeniyle doğal afet olarak tanımlanmıştır. Doğal afetleri görmezden gelerek yaşamaya devam edersek, evlerimizi depreme karşı dayanıklı inşa etmezsek zarar görme riskimiz artacağından dolayı bu tehlike bir afete dönüşebilir. Yaşadığımız coğrafyada afetlere karşı, bilgi edinmeli, yapacaklarımızı planlamalı ve afetlerin olumsuz etkilerine karşı hazırlanmalıyız. Dünyanın hiçbir ülkesinde afetlerden hemen sonra, sağlık, itfaiye, arama kurtarma ekipleri gibi birimlerin tüm bireylere anında ulaşması mümkün değildir. Yaygın olarak bilindiği gibi, afetlerin ilk dakikalarında da herkes kendi başınadır. Bizi sadece kendi hazırlığımız ve bilgimiz koruyacaktır. Bu nedenle afet sonrası "altın saatler" olarak adlandırılan ilk 72 saat için her bireyin hazır olması şarttır. İlk 72 saate hazırlık; afet yaşandıktan sonraki ilk 3 gün içerisinde yaşanabilecekler için hazırlık yapılması demektir."
Ayata, toplumun daha bilinçli olması için 18 yaşını dolduran her bireyin e-devlet üzerinden AFAD gönüllüsü olabileceğini de sözlerine ekledi.