"Bildiriye imza atanların rütbeleri alınmalı, imtiyazları sonlandırılmalı"
Kırıkkale'de eğitimcilerin emekli amirallerin bildirisine yönelik tepkileri devam ediyor.
Kırıkkale’de eğitimcilerin emekli amirallerin bildirisine yönelik tepkileri devam ediyor.
Cuma namazı sonrası Eğitime Destek Platformu ve daha birçok sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, emekli amirallerin açıklamış olduğu bildiriye yönelik tepkilerini dile getirmek için Nur Camii ve Külliyesi bahçesinde basın açıklaması buluştu.
Platform adına konuşma yapan Memur-Sen Kırıkkale İl Temsilcisi Yasin Pekuz, emekli de olsalar siyaseti alet etme hastalığı nüksedenlere ilişkin olarak milletin sessiz kalmayacağını söyledi.
Bildiriye imza atanların cezasız kalmaması gerektiğini hatırlatan Pekuz, “Bu bildiriye imza atanların siyasete müdahale aracı olarak kullandıkları rütbeleri ellerinden alınmalı, o rütbeler üzerinden elde ettikleri kazanç ve imtiyazlar sona erdirilmelidir.” dedi.
Bu milletin bırakın açıktan darbe çağrısına, iradesine yönelik hiçbir vesayet ve imasına dahi tahammülü olmadığını hatırlatan Pekuz, şunları söyledi:
"Bu nedenle emekli de olsalar siyaseti alet etme hastalığı nüksedenlere milletin sessiz kalması asla düşünülemez. Milletimiz, açıklamayı yapanlar ve yazanlar kadar yazdıranların ve yayanların da farkındadır. 15 Temmuz’da kursaklarında kalan heveslerini FETÖ ayarlı açıklamanın satır aralarına gizlenmiş bir şekilde görüyor, kirli niyetlerini not ediyoruz. 15 Temmuz gecesi bütün vahşetiyle uygulanan ihanet planlarının milletimizin çelik göğsüne çarparak nasıl suya düştüğünü hatırlatıyor, bu açıklama ile aşikar edilen kirli niyetlerin de aynı şekilde milletin maşeri vicdanında mahkum edilerek tarihin kirli sepetine gönderildiğini, gönderileceğini buradan ilan ediyoruz.
Sözde beka endişesi kisvesiyle siyasete müdahale etme cüretleri milletin gözünde ihanetin, ahlaksızlığı ve akılsızlığın göstergesidir. Halbuki ülkenin bekasını, milletin egemenliğini tehlikeye sokan şey, 10 yılda bir yapılan bu darbelerdir. Bu darbelerde milletin kaynaklarının nasıl sömürüldüğü, ülkenin dış mihrakların operasyon sahası haline getirildiği milletin malumudur.
Unutulmamalıdır ki, 15 Temmuz gecesi darbeyi önleyen, darbecilere bu meydanları dar eden bu millet Türkiye’nin tarihinden vesayetin izlerini, yarınından muhtıra ve darbe fikrini söküp atmıştır. Bütün darbe heveslileri vesayet sevdalıları bilmelidir ki, 250 şehidimizin kanıyla 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı yazılan manifesto, bu ülke için sadece bir milat değil, kanla imzalanmış bir ahittir.
Bizler darbenin kendisi bir yana, imasına dahi tahammülümüzün olmadığını, şehitlerimize verdiğimiz ahdimizin arkasında milletimizin iradesinin yanında darbelerin ve ihanetin karşısında durmaya devam edeceğimizi herkese ilan ediyoruz.
Bizler Eğitime Destek Platformu ve sivil toplum kuruluşları olarak 81 ilde milletin iradesine bir müdahalesi olarak gördüğümüz bu meşum acıkama ve açıklamaya imza atanlar hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz.
Millet olarak irademize uzanmak isteyen elin arkasındakilerin ortaya çıkarılmasını, yargılanmasını ve cezalandırılmalarını istiyoruz. Vesayet sevdalılarına hadleri bildirilmeli, darbe heveslileri yargı önünde hesap vermelidir.
Öte yandan bu bildiriye imza atanların siyasete müdahale aracı olarak kullandıkları rütbeleri ellerinden alınmalı, o rütbeler üzerinden elde ettikleri kazanç ve imtiyazlar sona erdirilmelidir."